Tv kanallarından birinde bir ara her gün mesleğinde başarılı olmuş kişilerin üniversitedeki konuşmaları yayımlanıyordu. Bir kadın konuşmacı işinin patronuydu. Hatta yurt dışı bağlantılı bir işi vardı.
Adını hatırlamıyorum yalnız. Kendi hayatından kesitlerle başarı yolculuğuna değinmişti. Nereden nereye gelmişti. Çocuğunu ayağında sallarken kulağında kulaklık İngilizce öğrendiği anlatmıştı. Daha pek çok şey. Anlattığı bir hikayeyi bir kağıda not almıştım:
Bir dilenci kız varmış. Sokakta hep kitap okuyormuş. Birisi her geçtiğinde dilenci kızın elinde kitap görüyormuş. Her seferinde başka bir kitap olduğunu fark etmiş. Buna anlam veremeyen kişi, dilenci kıza yaklaşmış.
Kıza:'' Sen dilencisin. Kitap okumanın sana ne faydası olacak ki,'' demiş.
Dilenci kız ise ''kaderimdeki fırsata hazırlanıyorum,'' demiş. Bu hikayeyi çok sevmiştim.
İleride karşımıza nasıl fırsatlar çıkacağını bilemiyoruz.
İngilizce öğrenmek, kitap okumak, işimizle ilgili öğrenmemiz gereken ne varsa öğrenmekle başlamalıyız. İleride karşımıza çıkan fırsatları değerlendirmek için kendimizi geliştirmek için
çaba harcamalıyız
Çok güzel bir tanım var; Şans nedir ki karşımıza çıkan fırsatları değerlendirmek değil mi?
(Tabii değerlendirebilmek için hazırlıklı olmalıyız.)
- Blogger Yorum
- Facebook Yorum
Kaydol:
Kayıt Yorumları
(
Atom
)
0 yorum:
Yorum Gönder