Bir gün bir liste oluşturuyorum ertesi gün başka bir liste...Bir gün bir konuyu ele alıyorum, başka bir gün başka bir konuyu...
Hayatımı gözden geçirdiğimde etkili zaman yönetimini bir dönem bayağı iyi uyguladığımı hatırladım. O zamanlar planlı hareket ederken şimdi nasıl bu hale dönüştüğümü düşünüyorum. Ve o yıllarda her gün listemdekileri nasıl uyguladığımı bu yazımı hazırlarken hatırlamaya çalıştım.
O zamanlar ben zaman yönetimini nasıl uyguluyordum?
Önce yürüş yapmayı alışkanlık haline getirmeyi hedeflerim arasına koyduğumu anımsıyorum. Tabii durup dururken yürüyüş yapmak aklıma gelmedi. Hareketsiz yaşadığım bir dönemde huzursuz bacak sendromuna tutuldum. Bu da her gün yürüyüş yapmam gerekliliğini doğurdu. Yürüyüş yaptıkça kısa sürede sorunumdan kurtuldum. Yürüyüşün önemini çok iyi kavradığım bu dönemde kesinlikle yürüşü hayatımın bir parçası haline getirmem gerektiğine karar verdim.
Yürüyüş ve egzersiz yaptığım dönemle yapmadığım zamanlar arasında büyük bir fark gördüm.
Yürüyüş yapmadığım zamanlarda sabahları uyanmakta zorlanıyorum. Gün içinde enerjim çok düşük oluyor. Her sabah o hareketleri yapmam gerektiğini hissediyorum.
Ayrıca güne hareketsiz başladığımda zihnim karmakarışık olduğunu, bir düzensizlikle karşı karşıya kaldığımı idrak ettim. Hareket etmek daha planlı düşünmeme ve davranmama dolaylı olsa da etkisi olduğunu anladım.
Benim Listemdeki 1. madde olan yürüyüşe yoğunlaşma hikayem böyle başladı. Alışkanlığa dönüştürmek benim için çok zor olmadı. Rahatsızlıktan kurtulma düşüncesiyle hareket ettiğimden ve bana iyi geldiğini fark etmem bunda en büyük etken.
Listemde 2. madde ise zamanla kendiliğinden belirlendi. 2014 yılında bloğumu açtığımda aklımda daha iyi nasıl yazabilirim sorusunu beraberinde geldi. Bu konuyu araştırdım.
Yazmak için ilk madde ve en önemli madde kitap okumak olduğu hep karşıma çıkınca yıllar önce edindiğim sonra bıraktığım kitap okuma alışkanlığını yeniden kazanmam gerektiğini anladım. Küçük bir not defteri edindim. Okuyacağım kitapları listelemek için. Her okuduğum kitabı yazıyor, yanlarına tarih atıyordum. Ve uyumadan önceki saati de kitap okuma saati olarak ayarlamıştım.
O yıl inanır mısınız 70 kitap okudum. Yalnız gece uyumadan önceki saati kitap okuma süreci olarak ayarlamam buna büyük bir etkendi. Tabii zamanla bu saate uymadım. Mesela geçen sene 34 kitap okudum. Sanırım belli bir saati belirlemek önemli. Her gün o saate uymak daha kolay oluyor. Belki 34 kitap fazla değil, en azından kitap okumayı süreklilik haline getirdiğim için benim için yeterli diye düşünüyorum..
Zaman yönetimi için en önemli şey: Not Almak
Yapacaklarınızı kağıt üzerinde görmenin inanılmaz etkisi var. Zihninizde yapacaklarınızı tasarlamak bir gün bilemedim iki gün size yararı oluyor. Kağıt üzerine geçirdiğiniz bir plan ise her gün yapacaklarınızı hatırlamanıza, sizi motive etmesine ve harekete geçmenize çok yardımcı oluyor.
Ben kendim için bir çizelge oluşturmuştum. Yürüyüşümü yaptım mı hemen defterimde yürüyüş yazan yere o günün tarihini atıyor, hemen yanına bir artı koyuyordum. Bunu kesinlikle küçümsemeyin. Her gün o defterdeki maddeyi görmek size yapacaklarınızı hatırlatıyor. Artı işareti koymak ise motive ediyor. Beyne bu verdiğin kararı uyguladın sahip diyorsunuz. O kalemle attığınız artı size bu mesajı veriyor. Kendinizi daha iyi hissediyorsunuz. Ertesi gün yine o artı işaretini koymak için zihin bir şekilde o aktiviteyi hatırlatıyor.
Kitap okumak ve yürüyüş yapmayı yukarıda anlattığım gibi adım adım yaptım. Size bir liste oluşturun deseydim. O listedeki maddeleri uygulayın dersem çok başarılı olamayabilirsiniz, o liste gözünüzde büyüyebilir, yapacaklarınızı erteleyebilirsiniz büyük ihtimal. Bu listeyi yine oluşturun Ancak sadece bir konu üzerinde çalışın. Onu alışkanlık haline getirince diğer maddeye geçin.
Böylece zihninize bir konu için eğitmiş olursunuz...Diğer maddeyi de hayatınıza entegre etmek gerçekten kolaylaşıyor.
Fark ettiyseniz zaman yönetimini bir alışkanlık edinme ile birlikte anlattım. Nasıl alışkanlık kazanabilirim sorusunu zaman yönetimiyle birlikte ele aldım.Çünkü bu iki konu birbiriyle ilintili..
Altın Saat:
Sabah uyandığınız saatten birkaç saat erken uyanıp bu altın saat denilen zamanı kullanabilirsiniz.
Hayatında başarıyı yakalamış insanların sabahın erken saatlerini kendilerine ayırdıkları konusunda bir çok yazı okudum. Ve günün bu ilk saatine altın saat olarak ifade ettiklerini gördüm.
Kendi hayatımda ise eskiden erken saatleri daha verimli kullandığımı fark etim. Gün içerisinde bir ağırlık çöküyor, zihin dolu oluyor. Birçok faktör, uyaran çıkıyor...Ve planlarınızı uygulamak güçleşiyor. O yüzden sabah erken saatleri değerlendirmek burada önemli oluyor.
Burada yine önemli bir detaydan söz edeceğim siz eğer bir alışkanlık edinmemişseniz sabah uyandığınızda onu uygulamak zorlaşır. Burada püf nokta alışkanlık edinmek istediğiniz konuyu günün belirli bir zamanda yapmaya başlayın. Daha sonra beyninize öğrettiğiniz alışkanlığı sabah saatlerine kaydırın. Başka türlü sabah uyandığınızda yapmak istediğiniz şeyi uygulamakta zorlanabilirsiniz.
Gün içerisinde mesela bir mail geliyor. Ve ben ona yoğunlaşıyorum. İnternette takılı kalıyorum bir amacım olmamasına rağmen...Zaman akıp gidiyor. Yapacaklarım için harekete geçemeyebiliyorum
Sabahın dinginliği ve sessizliği işinize odaklanmanız açısından iyi bir zaman dilimi. Aynı zamanda sabah saatlerini değerlendirdiğinizde gün içinde de daha kararlı ve planlı hareket ettiğinizi fark edeceksiniz.
Sizden çalan, zamanınızı çalan şeyleri belirlemek:
Zaman yönetimin püf noktası; fazla tv mi izliyorsunuz, internette çok mu vakit harcıyorsunuz...Boşa harcadığınız vakitleri belirleyip o süreyi değerlendirmek. Yani size bir şey katmayan, zamanınızı boşa harcadığınız vakitleri belirleyin. O boş zamanların bir bölümünü değerlendirin.
Mesela ben İnternette zaman çok geçiriyorum. (Daha önce yine bir yazımda bu konuya değinmiştim.) İnanın hiçbir şey yapmıyorum. Ben de ufak da olsa bir yol buldum. interrneti açık bırakıp diğer işlerimle ilgiliniyorum. Şimdilik böyle bir yöntem buldum.
Farkına vardığım şey zaman yönetimini uygulayabilmek için bazı özelliklerimizi değiştirmeniz gerekiyor. Bu da kendinizi tanımaktan geçiyor.
Kişisel, ruhsal, zihinsel gelişim yine zaman yönetimini uygulayabilmeniz için olmazsa olmazı...Hatırlatırım zaman yönetimi kendini yönetmekten geçiyor. Dolayısıyla kişisel gelişiminize yönelmeniz gerekiyor.
Zamanı yönetmek aslında kendinizi yönetmekten geçiyor:
Zamanı iyi değerlendirebilmek için, kendinizi yönetebilmek için ruhsal, zihinsel ve bedensel olarak güçlü olmanız gerekiyor. Bu nedenle Kendinizi yönetmek için güne başlamadan önce ruhsal, zihinsel, bedensel size iyi gelecek bir şeyler yapmayı kesinlikle ihmal etmeyin.
Bu yüzden önceliklerimiz arasında şu üç şey olmasına özen gösterin.
Zihinsel: kendinizi iyi hissettiren kitaplar okumak, olumlama, telkin gibi ...
Ruhsal; nefes egzersizleri,dua etmek gibi ruhunuza iyi gelen şeyler yapmak
Bedensel; yürüyüş, egzersiz...
Üç kategori ye ayırmış olsam da egzersiz mesela sadece beyine değil zihne ve ruha da iyi geliyor.
Örnekler sadece bir misal...
Verimli Saatler:
Çok çalışmak, uzun süre çalışmak verimli çalıştığınız anlamına gelmez. Önemli olan belli bir süreyi bir çalışmaya ayırdığınızda konsatre olarak bu süreyi iyi değerlendirmek.
Zamanı verimli kullanmak için günün en verimli zamanı bilmek de önemli. Zihnin en iyi olduğu, enerjimizin en yüksek olduğu zamanı belirlemek zaman yönetimi için önemli faktör. Zihninizin en iyi çalıştığı zamanda bir şeyler öğrenmeyi en bitkin zamanları da günün sıradan işlerine vakit ayırabilirsiniz.
Kendini Geliştirmek için zaman yönetimi:
Benjamin Franklin'in 5 Saat kuralını da burada değinmek istiyorum..
Benjamin Franklin 10 yaşında okuldan ayrılıp babasının yanında çalışmaya başlamış. Yeterice eğitim almamış bir insan mucit, yazar, diplomat, politikacı...gibi bir çok alanda başarılı nasıl olmuş diye bir soru insanın aklına geliyor.
Planlı öğrenme tekniğinden tutun, insan ilişkilerine kadar birçok konuda kendini geliştirmek için uyguladığı pekçok yöntemi var. Sürekli kendini geliştirmiş bir insan. Diğer insanlar da faydalansın diye uyguladığı yöntemleri paylaşmış.
Planlı Öğrenme:
5 saat kuralı olarak da geçiyor. Üç yıl önce 10bin saat kuralı ile ilgili bir yazı yazmıştım bayağı motive ediciydi benim için. Sanırım bir konuda pek uzmanlaşmak, ustalaşmak istemiyor olsam gerek ki üç sene önce yazdığım bu kuralı uygulamamışım.
Siz de benim gibi 10bin saat kuralını uygulamaya geçiremeyenlerden misiniz? Hiç üzülmeyin. Benjamin Franklin'in 5 saat kuralı var. Şu an gördüğüm kadarıyla çok revaçta.
Bir konuyu öğrenmek için 5 saat kuralı da yeterliymiş.
Bu 5 saat kuralı nedir?
Öğrenmek istediğiniz bir konuya hergün sadece bir saatinizi ayırmak. O konuyu öğrendiğinizde diğer başka bir konuya geçmek. Günümüzde başarılı olmuş birçok ünlü isimler Benjamin Frankli'nin bu tekniğini uyguluyormuş.
Her gün 1 saat ayırdığınızda yaklaşık bir ay süre bir konuyu öğrenmek için yeterli deniliyor.
Zaman yönetimi sürecinde öğrenmek istediğiniz konuyu belirleyin sadece bir saat o konuyu çalışın. Mesela kitap okuyun. Bir saati kitap okumaya ayırın.. Okuyacağınız kitabı kendinizi geliştirmek istediğiniz alanda seçebilirsiniz. Ben roman okuyorum. Kendimi geliştirmek istediğim bir alan belirlediğimde kitap türünü de ona göre değiştirmeyi düşünüyorum.
Yalnız Benjamin Franklin bu planlı öğrenmeyi şu şekilde kullanıyormuş.
*Kitap okuma
*Okuduğu kitap hakkında düşünme
*Hayatına uygulama.
Gördüğünüz gibi kitabı alıp sadece okuyup geçmiyor, üzerinde düşünüyor ve bu kadarla da kalmıyor hayatına uyguluyormuş....Kısaca derinlemesine bir öğrenme gerçekleştiriyor. Ve o konuda öğrendiğini anlayınca başka bir konuya geçiyormuş.
Kendiniz geliştirmek gibi bir hedefiniz varsa günde bir saatinizi ayırarak bu yolda ilerleyebilirsiniz.
0 yorum:
Yorum Gönder