Aslında önerilerim daha çok iş hayatına kolayca atılmanızı sağlamak için
üniversite hayatını nasıl değerlendirmeniz gerektiği ile ilgili fikirlerden ve tavsiyelerden oluşuyor.
Bu yazıda zordan kolaya doğru öneriler sıralandığı için başlıkları sondan başa doğru okursanız daha iyi olur.
.
İş Hayatına Erken Atılmak (Okurken İş Deneyimi Kazanın):
Mezun olur olmaz iş bulmak istiyorsanız okurken iş tecrübesi kazanmanız önemli. Okulu bitirdiğinizde iş başvurularınızda sorulacak ilk sorulardan biri ''tecrübeniz var mı?'' Eğer yoksa:
Alacağınız yanıt ''biz tecrübeli birisini arıyorduk,''olacak.
1-Dersleriniz yoğun değilse,
2-Hafta sonu çalışma imkanı olan bir iş alanına sahip bir bölümde okuyorsanız,
O zaman üniversite yıllarında çalışmak neden olmasın.
Ya da yaz tatillerini çalışma zamanı olarak da ayarlayabilirsiniz. Düşünün 4 yıl her tatil dönemini çalışarak geçirdiğinizi; bu da iş hayatında tecrübe, deneyim demek.
Üniversite hayatının henüz başında birinci sınıfta dersleri ve boş zamanınızı gözden geçirin.
Uygun şartlar varsa 1. sınıfta bölümünüz ile alakalı bir işe girmeye çalışın.
Seçtiğiniz iş yeri prensipli, güvenilir bir kurum olsun. Hayalinizde çalışmak istediğiniz bir
yere başvurun. Ücret veremiyeceklerini ifade ettiklerinde bedava çalışmaya gönüllü olun.
Ücret talep etmeyin. Amacınız sadece iş ile ilgili bir şeyler öğrenmek olsun. Bir ayağınız üniversitedeyken bir ayağınız yavaş yavaş iş dünyasında olsun.
Genelde birinci sınıfta dersler yoğun olur. Son sınıfa doğru bu yoğunluk azalıyor .Hafta sonu çalışarak değerlendirebilecek bir imkan yoksa yaz tatillerinizi bu şekilde kullanabilirsiniz.
Kısaca okul yıllarında karşınıza iş imkanları çıkarsa değerlendirin. 4 yıl boyunca gözlemleyin, algılarınız açık olsun. Yoğun olmadığınızı düşündüğünüzde boş zamanınızın olduğunu fark ettiğinizde işte o zaman iş konusu için araştırmalara başlayın.
Bunu idrak etmek ve uygulamak bence çok önemli. Üniversitede öğrenciyseniz o öğrenciliğe alışıyorsunuz. Miskinlik çörekleniyor adeta üzerinize. Bundan sıyrılmak için yavaş yavaş iş dünyasına girmek için harekete geçmek gerekiyor.
İyi bir üniversiteye gidiyorsanız, o üniversitelerin dersleri genelde ağır oluyor, zaten
üniversitenin adı bir işe girmeniz için bazen yeterli olabilir. Ben daha çok en iyi üniversiteler
dışında bir okulda okumuş olanlar için bir tavsiye verebilirim: İşte o zaman donanımınız,
kendinizi ne kadar geliştirdiğiniz ve tecrübeniz önemli oluyor.
4 senenin sadece öğrenmek için değil iş hayatına atılmak için bir basamak olduğunun farkında olup bu yönde adımlar atarsanız, okulunuzu tamamladığınızda sadece öğrenim hayatınız bitirmiş olursunuz.
İş hayatınıza ise kaldığı yerden devam eder.
Aksi takdirde 4 yıl sonunda kendinizi bir boşlukta hissetmek kaçınılmaz olur.
Ne yapacağım ben sıkıntısı. Etrafa sürekli açıklama yapma zorunluluğu falan filan..Daha yeni mezun olmanıza rağmen o kaçınılmaz iş soruları ardı ardına başlıyor...
Mezun olduktan sonra bilen bilmeyen herkesin iyi niyetle de olsa iş konusundaki soruları
biraz canınızı sıkabilir.
Bu da iş arama sürecinde motivasyonunuzun ve moralinizin düşmesine sebep oluyor.
Üzerinizde farkında olmadan bir baskı hissediyorsunuz.
O yüzden 1.madde : Birinci sınıfta iş için adım atın. Olmadı 2. yıl , olmadı 3, yine olmadı
4. sınıf.
Birinci sınıfta bir işe başlamanız bedava çalışmanız açısından kolay olacaktır. Bir yıl sonra
deneyim kazandıktan sonra ücretli çalışmamak için hiçbir sebebiniz kalmaz.
Patronların köle gibi çalıştırdığı yönünde gelen yoruma da buradan cevap vermek istiyorum.
Bunu atlamışım yorumda. Biri köle gibi çalıştırıyorsa eminim çalıştırmayan birileri vardır.
Daha kurumsal, personeline değer veren kendine sağlam bir yer edinmiş bir işveren vardır, diye düşünüyorum. Öğrencilere önem veren vizyon sahibi patronlar bir yerde olmalı muhakkak.
Bazı üniversitelerde öğrencilere direkt iş imkanı sunulduğunu okuduğumda bayağı imrenmiştim. Tabii en iyi üniversitelerden birinde bu söz konusuydu.
Aslında her üniversitenin böyle olanaklar sunması çok iyi olacağını düşünüyorum. Hem
işveren için hem de öğrenciler için.
Ayrıca üniversite hayatında giriştiğiniz işler size uygun mu değil mi daha iyi anlamanız ve
sevip sevmediğinizi görmeniz açısından faydalı olacak.
Hangi alanda çalışmayı sevdiğinizi öğrenmek için muazzam önemli bir dönem.
Üniversite yıllarında iş hayatına atılmanın avantajları:
O zaman üniversite yıllarında çalışmak neden olmasın.
Ya da yaz tatillerini çalışma zamanı olarak da ayarlayabilirsiniz. Düşünün 4 yıl her tatil dönemini çalışarak geçirdiğinizi; bu da iş hayatında tecrübe, deneyim demek.
Üniversite hayatının henüz başında birinci sınıfta dersleri ve boş zamanınızı gözden geçirin.
Uygun şartlar varsa 1. sınıfta bölümünüz ile alakalı bir işe girmeye çalışın.
Seçtiğiniz iş yeri prensipli, güvenilir bir kurum olsun. Hayalinizde çalışmak istediğiniz bir
yere başvurun. Ücret veremiyeceklerini ifade ettiklerinde bedava çalışmaya gönüllü olun.
Ücret talep etmeyin. Amacınız sadece iş ile ilgili bir şeyler öğrenmek olsun. Bir ayağınız üniversitedeyken bir ayağınız yavaş yavaş iş dünyasında olsun.
Genelde birinci sınıfta dersler yoğun olur. Son sınıfa doğru bu yoğunluk azalıyor .Hafta sonu çalışarak değerlendirebilecek bir imkan yoksa yaz tatillerinizi bu şekilde kullanabilirsiniz.
Kısaca okul yıllarında karşınıza iş imkanları çıkarsa değerlendirin. 4 yıl boyunca gözlemleyin, algılarınız açık olsun. Yoğun olmadığınızı düşündüğünüzde boş zamanınızın olduğunu fark ettiğinizde işte o zaman iş konusu için araştırmalara başlayın.
Bunu idrak etmek ve uygulamak bence çok önemli. Üniversitede öğrenciyseniz o öğrenciliğe alışıyorsunuz. Miskinlik çörekleniyor adeta üzerinize. Bundan sıyrılmak için yavaş yavaş iş dünyasına girmek için harekete geçmek gerekiyor.
İyi bir üniversiteye gidiyorsanız, o üniversitelerin dersleri genelde ağır oluyor, zaten
üniversitenin adı bir işe girmeniz için bazen yeterli olabilir. Ben daha çok en iyi üniversiteler
dışında bir okulda okumuş olanlar için bir tavsiye verebilirim: İşte o zaman donanımınız,
kendinizi ne kadar geliştirdiğiniz ve tecrübeniz önemli oluyor.
İş hayatınıza ise kaldığı yerden devam eder.
Aksi takdirde 4 yıl sonunda kendinizi bir boşlukta hissetmek kaçınılmaz olur.
Okul bittiğinde teorik bilgilerle donanımlı olsanız bile pratikte hiçbir tecrübeniz olmadığı için bir bocalama dönemi yaşıyorsunuz. Farklı bir dünyayla bir anda başbaşasınız.
Ne yapacağım ben sıkıntısı. Etrafa sürekli açıklama yapma zorunluluğu falan filan..Daha yeni mezun olmanıza rağmen o kaçınılmaz iş soruları ardı ardına başlıyor...
Mezun olduktan sonra bilen bilmeyen herkesin iyi niyetle de olsa iş konusundaki soruları
biraz canınızı sıkabilir.
Bu da iş arama sürecinde motivasyonunuzun ve moralinizin düşmesine sebep oluyor.
Üzerinizde farkında olmadan bir baskı hissediyorsunuz.
O yüzden 1.madde : Birinci sınıfta iş için adım atın. Olmadı 2. yıl , olmadı 3, yine olmadı
4. sınıf.
Birinci sınıfta bir işe başlamanız bedava çalışmanız açısından kolay olacaktır. Bir yıl sonra
deneyim kazandıktan sonra ücretli çalışmamak için hiçbir sebebiniz kalmaz.
Patronların köle gibi çalıştırdığı yönünde gelen yoruma da buradan cevap vermek istiyorum.
Bunu atlamışım yorumda. Biri köle gibi çalıştırıyorsa eminim çalıştırmayan birileri vardır.
Daha kurumsal, personeline değer veren kendine sağlam bir yer edinmiş bir işveren vardır, diye düşünüyorum. Öğrencilere önem veren vizyon sahibi patronlar bir yerde olmalı muhakkak.
Bazı üniversitelerde öğrencilere direkt iş imkanı sunulduğunu okuduğumda bayağı imrenmiştim. Tabii en iyi üniversitelerden birinde bu söz konusuydu.
Aslında her üniversitenin böyle olanaklar sunması çok iyi olacağını düşünüyorum. Hem
işveren için hem de öğrenciler için.
Ayrıca üniversite hayatında giriştiğiniz işler size uygun mu değil mi daha iyi anlamanız ve
sevip sevmediğinizi görmeniz açısından faydalı olacak.
Hangi alanda çalışmayı sevdiğinizi öğrenmek için muazzam önemli bir dönem.
Üniversite yıllarında iş hayatına atılmanın avantajları:
1-İşinizle ilgili tecrübe kazanacaksınız
2-Eğer o işte mutlu değilseniz farklı bir alana geçerek hiç kasılmadan endişe duymadan iş
değişikliği yapabileceksiniz.
3- 4 yılın sonunda iş dünyasına daha önce kapağı attığınız için işiniz hazır olacak.
Aslında bazı bölümler için stajyerlik var. Bence tüm bölümler için olmalı. Ya da öğleye kadar
okul öğleden sonra iş hayatına imkan veren bir üniversite olduğunu hayal edin. Ne muazzam
olurdu.
Üniversite öğrencilik yılları olarak değil de işe atılmak için geçiş dönemi olarak düşünülmeli bence.
Okul bittikten sonra iş buldun mu? gibi çevrenin sorularını en hasarsız şekilde atlatabilmek için üniversite yılların iyi değerlendirmek lazım.
Kendinizi öğrenci gibi nitelemek yerine bu dönemi işe başlama yılları olarak görmek ilk
düşünceniz olsun. Üniversite hayatında bu konuda yapacağınız girişimler size zaman, tecrübe, güven kazandıracaktır.
Okul yıllarında bedava çalışmak ve iş başvurularında reddedilmek çok can yakmaz. Öğrenci olduğunuz için kaygı ve endişeyi çok fazla hissetmiyeceksiniz.
Üniversiteler öğlene kadar eğitim, öğleden sonra iş için imkan sunan kurumlar olsa daha iyi
olmaz mı sizce.Tabii şimdilerde son durum ne bilmiyorum.
Müfretatta iş hayatı yoksa siz boş zamanlarınızı çalışarak geçirin. Para mara için değil. Tecrübe kazanmak için.Tecrübeli kişilere herkesin kapısı açık oluyor. Benden söylemesi...İş hayatında genellikle deneyimli kişiler aranıyor. Okul yıllarında çalışmış olduğunuz işler size CV nizde referans olacaktır.
İşverenlerin genellikle kendine güvenen, ne istediğini bilen, tecrübeli, donanımlı kişileri tercih ettikleri yadsınamaz bir gerçek.
Öğrencilik zamanında mı sıkıntı çekmek istersiniz, yoksa herkesin gözü üzerinizdeyken, soru yağmuruna maruz kaldığınız üniversite sonrası mı?
Bu yazım uzun süredir taslak halinde duruyordu. Üniversiteye Başlayacaklara Tavsiyeler
desem de sadece bir tane öneri sunmuşum. Şimdi birkaç tavsiye daha kısaca ekliyorum. Ve
yazımı yayımlıyorum. Yoksa vazgeçebilirim.
Not: Yukarıda anlattıklarım sizin için stres yaratacaksa, ağır gelecekse ve imkansız
olduğunu düşünüyorsanız bu maddeyi es geçebilirsiniz.
Eğer iş hayatına erken atılmak size göre olmadığını düşünüyorsanız o zaman kendinizi geliştirmek için üniversite yıllarını şu şekilde değerlendirebilirsiniz.
Kendini geliştirmek için kurslara gidebilirsiniz
-Diksiyon kursu
-İngilizce Kursu
-Bilgisayar Kursu gibi...
-Bölümünüzle alakalı bir kurs ya da
-Hobi için kurslar da olabilir.
Blog ya da Youtube Kanalı Açabilirsiniz.
Eğer ciddiye alarak bu mecraları kullanırsanız iş için size kapılar açabileceği gibi para da
kazanmanız muhtemel olacak. Eğer ben öğrenci olsaydım bölümümle ilgili bir konuda blog açardım.Ciddiyetle bu işe sarılırdım.
Özetle; üniversite hayatı sadece öğrencilik yılları olarak kalmasın. Bu dönemde iş hayatına atılabilir, kendinizi geliştirecek kurslara gidebilir ya da blog açabilirsiniz. Geleceğinize ve
kendinize yatırımı üniversite yıllarında yapın.
2-Eğer o işte mutlu değilseniz farklı bir alana geçerek hiç kasılmadan endişe duymadan iş
değişikliği yapabileceksiniz.
3- 4 yılın sonunda iş dünyasına daha önce kapağı attığınız için işiniz hazır olacak.
Aslında bazı bölümler için stajyerlik var. Bence tüm bölümler için olmalı. Ya da öğleye kadar
okul öğleden sonra iş hayatına imkan veren bir üniversite olduğunu hayal edin. Ne muazzam
olurdu.
Üniversite öğrencilik yılları olarak değil de işe atılmak için geçiş dönemi olarak düşünülmeli bence.
Okul bittikten sonra iş buldun mu? gibi çevrenin sorularını en hasarsız şekilde atlatabilmek için üniversite yılların iyi değerlendirmek lazım.
Kendinizi öğrenci gibi nitelemek yerine bu dönemi işe başlama yılları olarak görmek ilk
düşünceniz olsun. Üniversite hayatında bu konuda yapacağınız girişimler size zaman, tecrübe, güven kazandıracaktır.
Okul yıllarında bedava çalışmak ve iş başvurularında reddedilmek çok can yakmaz. Öğrenci olduğunuz için kaygı ve endişeyi çok fazla hissetmiyeceksiniz.
Üniversiteler öğlene kadar eğitim, öğleden sonra iş için imkan sunan kurumlar olsa daha iyi
olmaz mı sizce.Tabii şimdilerde son durum ne bilmiyorum.
Müfretatta iş hayatı yoksa siz boş zamanlarınızı çalışarak geçirin. Para mara için değil. Tecrübe kazanmak için.Tecrübeli kişilere herkesin kapısı açık oluyor. Benden söylemesi...İş hayatında genellikle deneyimli kişiler aranıyor. Okul yıllarında çalışmış olduğunuz işler size CV nizde referans olacaktır.
İşverenlerin genellikle kendine güvenen, ne istediğini bilen, tecrübeli, donanımlı kişileri tercih ettikleri yadsınamaz bir gerçek.
Öğrencilik zamanında mı sıkıntı çekmek istersiniz, yoksa herkesin gözü üzerinizdeyken, soru yağmuruna maruz kaldığınız üniversite sonrası mı?
Bu yazım uzun süredir taslak halinde duruyordu. Üniversiteye Başlayacaklara Tavsiyeler
desem de sadece bir tane öneri sunmuşum. Şimdi birkaç tavsiye daha kısaca ekliyorum. Ve
yazımı yayımlıyorum. Yoksa vazgeçebilirim.
Not: Yukarıda anlattıklarım sizin için stres yaratacaksa, ağır gelecekse ve imkansız
olduğunu düşünüyorsanız bu maddeyi es geçebilirsiniz.
Eğer iş hayatına erken atılmak size göre olmadığını düşünüyorsanız o zaman kendinizi geliştirmek için üniversite yıllarını şu şekilde değerlendirebilirsiniz.
Kendini geliştirmek için kurslara gidebilirsiniz
-Diksiyon kursu
-İngilizce Kursu
-Bilgisayar Kursu gibi...
-Bölümünüzle alakalı bir kurs ya da
-Hobi için kurslar da olabilir.
Blog ya da Youtube Kanalı Açabilirsiniz.
Eğer ciddiye alarak bu mecraları kullanırsanız iş için size kapılar açabileceği gibi para da
kazanmanız muhtemel olacak. Eğer ben öğrenci olsaydım bölümümle ilgili bir konuda blog açardım.Ciddiyetle bu işe sarılırdım.
Bu mecralar hem kendinizi geliştirmek adına size çok şey katacak, hem de iş için size refarans olacaktır.
Okul bittiğinde kitap okumak için yeterince zaman bulamayabilirsiniz
Seminerlere, Konferanslara katılın.
Alanında Uzman Olmuş Kişilerin Konuşmalarını Dinleyin; Yazılarını, Söyleşilerini Okuyun:
Alanında Uzman Olmuş Kişilerin Konuşmalarını Dinleyin; Yazılarını, Söyleşilerini Okuyun:
Videolarını izleyin, seminerlerine katılın. Bir de sizinle aynı sektörden kişilerse size ilham ve motivasyon sağlayacak pek çok bilgi sunacaktır. Yol gösterici olacaktır.
Bazen iyi bir örnekler olması ilerleyeceğiniz yolda hedeflerinize ulaşmanız için sizi hep motive edecektir.
Üniversite hayatında daha yolun başındayken başarılı olmuş kişilerin tavsiyelerini dinlemek, not almak size çok şey kazandıracaktır.
Bol Bol Kitap Okuyun.Okul bittiğinde kitap okumak için yeterince zaman bulamayabilirsiniz
Özetle; üniversite hayatı sadece öğrencilik yılları olarak kalmasın. Bu dönemde iş hayatına atılabilir, kendinizi geliştirecek kurslara gidebilir ya da blog açabilirsiniz. Geleceğinize ve
kendinize yatırımı üniversite yıllarında yapın.
0 yorum:
Yorum Gönder